Thursday 21 March 2013

Hadi Bakalım Sil Baştan Başlayalım Aşka

Güzel bir ilişki,

Adam beni seviyor, ben onu seviyorum,
En önemlisi adama deli gibi aşık oldum, yine...

Bir yerde dışardaysak gözlerimi ondan alamıyorum, hayran hayran onu izliyorum, markete gitse özlüyorum, işten çıkışta buluşacaksak kalbim kütürdüyo, gözlerine bakınca, beni öpünce mutluluktan deliriyorum, yatak odası konusu ise tek kelimeyle muhteşem. Adamı deli gibi arzuluyorum ve kokusunu içime çeke çeke uyumazsam gece yarılarına kadar uyuyamıyorum.

Güvenilir, beni koruyup kollayan, kendimi yanında güvende hissettiğim biri.

Onunlayken çok mutluyum.
Ve dahası, ilk defa biri ile evlenme konusunda içimde bir tutku duymuyorum. Evlenmek ya da evlenmemek çok önemli gibi gelmiyor. Hayır, olayı aştığımdan değil; adam hayatının geri kalanını benimle geçirmek istediğini bana çok hissettiriyor ve zaten bu şekilde olacakmış gibi, buna inanarak yaşıyor. Sözlerinde, mimiklerinde, hareketlerinde her şeyinde bunu hissediyorum. Zaten daha önce de demiştim, "evlilik" değil de "ömür boyu birlikte olacağım kadın bu" hissiyatını aramışım ben hep...

Herşey çok güzel yani...
Ama ben, 30 yaşındaki kazık kadar kız, kendimle ilgili bir gerçeği keşfediyorum. bu ilişki daha başlamadan, daha ben bu adamı bile tanımadan yazdığım bir yazının satırları arasında çat diye kendime rastlıyorum.

"Peki ben, hiç kırılmamışım, hiç üzülmemişim gibi nasıl seveceğim birini tekrar, nasıl mutlu olacağım; hiç kandırılmamışım gibi nasıl inanacağım birine?" 

Şüphe...
Bir an beni sevdiğine deli gibi inanıyorum, adım gibi biliyorum, ama ardından benden hemen vazgeçeceğinden korkuyorum...
Beni, benim onu sevdiğim kadar sevmiyor mu acaba diye şüpheye düşüyorum..

Mesela, 
Tartışmalar her ilişkide olur, söylemesi ne kadar kolay, ne kadar mantıklı bir cümle değil mi? Aksini iddia etmek aptallık olur, ama benim için bu ölüm gibi, her tartışmada, "benden ayrılacak", ya da "benden ayrılmaya bir adım daha yaklaştı" diye düşünmeden edemiyorum.Kendimi bir ilişkide güvende hissedemiyorum. Hiç bir zaman da hissetmemişim. Acaba bundan sonra hissedebilecek miyim? Gerçi ilk kez birinin ömrünün kalanını benimle geçirmek istediğini derinden hissediyorum, sadece ara ara bu hissiyattan şüphe duyuyorum. Şüphe insanı kemiren bir şey...

Belki de kendimi sevmiyorum, sevilmeye layık bulmuyorum, 
Aslında iyi biriyim. Kalbimi, ruhumu hep temiz tutmaya çalıştım. Bilmiyorum ki insan kendini neden ne sebeple sever...

Ya da sadece melankoliye ve kaosa bağımlıyım. Kendi melodramlarımı yazıp oynuyorum. 
Kimse beni sevmiyor diyerek ağlamaktan haz alıyorum.

Bilmiyorum...
(Sabahki bir tartışmadan sonra yazdım bunu. Tartışma konusunu yazmıyorum, zaten sarhoş hafızam bunu da hatırlamayacak, bırakalım unutsun. Ben bu adamı hakikaten çok seviyorum...)